Normal bir sosyal güvenlik sisteminde prim ödeme gününüz ne kadar artarsa emekli aylığınız da o kadar yüksek olur. Yani ne kadar ekmek o kadar köfte kuralı sosyal güvenlikte de geçerlidir. Fakat bütün dünyada geçerli olan bu kural, bizde altı yıldır işlemiyor. Yani 1 Ekim 2008 tarihinden beri yaklaşık 8 milyon vatandaşın emekli aylığı, çalışmaya devam ettikleri ve prim günleri arttığı halde düşüyor. Peki, kim bu 8 milyon kişi? Bunlar;
*SSK ve Bağ-Kur’lu olarak 2000 yılından önce çalışmaya başlamış,
*1 Ekim 2008 tarihinden sonra da halen çalışmaya devam eden ve
*Primi asgari ücret ya da aylık 3000 liranın altında ödenen kişilerden oluşuyor.
Eğer bu üç şartı da taşıyorsanız, prim gününüz arttığı halde ilerde alacağınız aylık düşüyor.
KAYIP 35 LİRAYA ÇIKIYOR
Akla ve mantığa aykırı bu düşüşün sebebi, 2008’de yürürlüğe giren reform kanunu. Kanun yazılırken önceden beri çalışmakta olanların durumu göz önünde bulundurulmadığından, yıllar itibariyle böyle saçma bir durum ortaya çıktı.
Peki, emekli aylığı düşen bu kesimin aylık ve yıllık kaybı ne kadar? Kayıp, kişinin SGK’ya bildirilen brüt ücretine göre değişiyor. Eğer asgari ücretli olarak primleriniz ödeniyorsa aylık 3 lira, yıllık 30-35 lira civarında kaybınız var. Yani bu sene emekli olduğunuzda 1000 lira emekli aylığı bağlanacaksa, bir sene daha prim ödeyip emekli olduğunuzda 970 lira bağlanıyor. Fakat brüt kazancınız yükseldikçe kaybınız azalıyor ve 3 bin liranın üzerine çıkıldığında kayıp telafi edilmeye başlanıyor.
ÇÖZÜM YENİ İNTİBAK
Birkaç yıldır zaman zaman gündeme getirdiğimiz bu konuda henüz bir çözüm sağlanmış değil. Çözüm için bir yasa çıkarılıp, yeni bir intibak formülü geliştirilmesi gerekiyor. Bu konuda gecikme devam ettiği sürece fatura daha da büyüyor. Şu ana kadar 8 milyon kişinin toplam kaybı 2.6 milyara ulaşmış durumda. Yani emeklinin cebine gitmesi gereken bu para SGK’nın kasasında kaldı. Bu durum SGK açıklarının kapatılması için şu an fırsat olarak görülebilir fakat bu çözüm değil. Önümüzdeki yıllarda altından kalkılamayacak rakamlara ulaşmadan, bir an önce durumun düzeltilmesi gerekiyor.
Sadettin Orhan
Kaynak: www.millet.com.tr