Geçici vergi çalışmalarında dikkat edilecek hususlar – 1

2014 Yılı Mali Takvimi uyarınca Kasım ayı 14. Günü akşamına kadar 2014/3. Dönem sonu itibariyle sonuç hesapları üzerinden Geçici Vergi Beyan edilecektir. Vergi hesaplamasına yönelik çalışmalar için aşağıda belirteceğimiz hususların faydalı olacağı kanaatindeyiz.

A- GELİR KALEMLERİ YÖNÜNDEN

Dönemsellik gereği Gelir Tahakkukları hesaplamaları;
Firmaların Dönen Varlıkları içerisinde yer alan vadeli banka mevduat hesapları ve yine vadeli getiri sağlayan menkul kıymetleri üzerinden, Vergi Usul Kanunu 281. Maddesinin birinci fıkrasında yer alan değişiklik ile 01.01.2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 31 Temmuz 2004 tarihinde yürürlüğe giren “…mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır.” hükmünce vergilendirme dönemine isabet eden faiz gelirlerinin hesaplanarak gelir tahakkuku yapılmak suretiyle ilgili Gelir Tablosu hesabına intikali sağlanmalıdır. Ayrıca Vergi Usul Kanunu 287. Maddesi mucibince peşin tahsil edilmiş olmakla beraber aktifleştirilerek pasif hesaplara alınan tutarların döneme ait olanları ilgili gelir hesaplarına alınmalıdır.

Şüpheli Ticari Alacaklardan Tahsil Edilenler;
Daha önceki dönemlerde Vergi Usul Kanunu 323. Maddesi hükümlerine göre şüpheli hale gelen ve bu maddede yazılı şartlar gözetilerek karşılık ayırmak sureti ile giderleştirilen alacakların son durumları tetkik edilmeli varsa tahsilatı yapılan tutarların karşılığı gelir yazılmalıdır.

Dövizli Hesapların Değerlemesi;
Şirket hesaplarında döviz karşılığı olan tutarların Vergi Usul Kanunu (130 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 217 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde; değerleme günü itibariyle Maliye Bakanlığınca kur ilan edilmediği durumlarda T.C. Merkez Bankasınca ilan edilen kurların esas alınması gerekmekte olduğu belirtilmiştir.) hükümlerine göre değerlemeye tabi tutularak bu işlem sonunda oluşan kur farklarının ilgili Gelir Tablosu Hesaplarına intikali sağlanmalıdır. Efektif cinsinden yabancı paralar için efektif alış kuru, döviz cinsinden yabancı paralar için döviz alış kuru uygulanmalıdır. Burada dikkat edilecek diğer bir husus ise avans hesaplarında yer alan tutarların değerlenmesi sonucu ortaya çıkan farkların gelir/gider yönünden nasıl değerlendirileceği konusudur. Mevzuatta bu yönde bir düzenleme olmamakla beraber verilen özelgelerden hareketle Gelir İdaresinin görüşü değerleme sonucu ortaya çıkan farkların ilgili Gelir Tablosu hesaplarıyla ilişkilendirilmesi yönündedir.

Diğer alacaklar ve Kasa hesabının adatlandırılması;
Kurumların ticari faaliyetleri dışında mevcut kaynaklarından kullanmak suretiyle borç para verdiği durumlarda ortaya çıkan “ortaklardan alacaklar, iştiraklerden alacaklar” vb. hesaplar için adatlandırma yapılarak hesaplanan tutarların ilgili Gelir Tablosuna intikali sağlanmalıdır. Yine kurumların kasa hesabında gözüken tutarların ihtiyaç dahilinde kabul edilebilecek rakam belirlenerek fazlası için adatlandırma yapılması unutulmamalıdır.

Bunları da sevebilirsiniz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir