Belediyelerin ‘Asfalt katılım bedeli’ olarak aldığı vergiye mahkeme ‘Dur’ dedi. Önünden asfalt geçmeyen gayrımenkul sahipleri artık o parayı ödemek zorunda değil.
Ankara 4. Vergi Mahkemesi, belediyenin ‘Asfalt katılım bedeli’ olarak daire sahiplerinden aldığı vergiye ‘dur’ dedi. Mahkemenin emsal kararında, “Bedeli, gayrimenkulün cephesinin olmadığı yolların maliyetini dahil ederek hesaplayamazsın. Bu hakkaniyet ölçütlerine aykırıdır” gerekçesi yer aldı.
ANKARA’da, yüksek meblağdaki ‘asfalt katılım bedeli’ 2014’te en çok konuşulan ve tartışılan konulardan biri oldu. 750 TL ile 8 bin TL arasında değişen ‘asfalt katılım bedeli’ ile tebligatlar daire sahiplerine ulaşınca büyük tepki çekmiş, vatandaşlar soluğu mahkemelerde almıştı. Bu konuda bir çok dava devam ederken, Ankara 4. Vergi Mahkemesi, belediyelerin, “Asfalt katılım bedeli” olarak vatandaşlardan vergi alınmasını örnek bir kararla durdurdu.
Hürriyet’ten Nurettin Kurt’un haberine göre Mahkeme, “Bedeli, gayrimenkulün cephesinin olmadığı yolların maliyetini dahil ederek hesaplayamazsın. Bu durumda yol harcaması için katılım payı alınması hakkaniyet ölçütlerine aykırı” olduğu gerekçesiyle bu kararı verdi.
SOKAKTA ÇALIŞMA YOK
Ankara Büyükşehir Belediyesi, geçen yıl Bağlıca Mahallesi sakinlerine, asfalt ve yol çalışması yapıldığı gerekçesiyle “yol katılım bedeli” adı altında bin ila 3 bin lira arasında değişen oranda vergi ödemelerini tebliğ etti. Kendisinden 2 bin 490 lira istenen mahalle sakinlerinden Didem B., avukatı Şahin Dost aracılığı ile “Asfalt kaplama için istenen paranın fahiş olduğu, evinin bulunduğu sokakta çalışma yapılmadığı” gerekçesiyle konuyu yargıya taşıdı. Davaya bakan Ankara 4. Vergi Mahkemesi, Didem B.’yi haklı buldu. Mayıs ayında karar alan mahkeme, gerekçeli kararını tamamladı. Mahkeme, kararını şu gerekçelere dayandırdı:
MAHKEME DUR DEDİ
“Mükellefin hissesine düşen yol harcamalarına katılım payı hesaplanırken, sadece mükellefe ait gayrimenkulun cephesine düşen yolun inşa, tamir ve genişletme maliyetinin hesaplanarak, sadece o yola cephesi bulunan mükelleflerin hissesi oranında adına tahakkuk yapılması gerekmektedir. Davacı adına yol harcamalarına katılım payı hesaplanırken, sadece davacının evinin bulunduğu sokağa ilişkin yapılan işin maliyeti esas alınarak hesaplama yapılması gerekirken, davacıya ait gayrimenkulün cephesinin olmadığı diğer yolların maliyetlerinin de dahil edilerek toplam maliyet üzerinden yol harcamalarına katılım payının hesaplanması, hakkaniyet ölçütlerine aykırı olduğu gibi, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun yukarıda anılan hükümlerine de aykırıdır.”
Emsal bir karar oldu
Davayı açan Avukat Şahin Dost, Ankara başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok yerinde belediyelerin benzer uygulamalar adı altında vatandaşlardan yüksek miktarlarda vergi aldığını, mahkemenin bu konuda emsal bir karar verdiğini söyledi. Dost, “Yüksek miktarlarda vergi talep edilen her vatandaş dava açabilir ve parasını geri alabilir” dedi.
Gökçek: Biz de almak istemiyoruz
TEPKİLER üzerine Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin 12 Ocak 2015’teki toplantısında ödemelerin peşinde bir yıl, taksitte ise 5 yıl faizsiz ertelenmesi kararı alındı. Oy birliğiyle kabul edilen başkanlık yazısında ‘asfalt katılım bedeli’ ile ilgili TBMM’de yasa değişikliği hazırlığı olduğuna dikkat çekildi. Meclis kararının ardından konuşan Başkan Gökçek, “Biz de vatandaşımız gibi bu paranın alınmamasını istiyoruz, yetkimiz bu kadar” dedi. Gökçek, katılım bedeli alınmasına yönelik kararın 2010 yılında MHP’li Belediye Meclis Üyelerinin baskısı sonucu gündeme geldiğini savunmuştu.
Gökçek şu iddiada bulunmuştu : “2010 yılına kadar asfalt parasını almamak için es geçiyorduk. Ancak 2010 yılında, MHP Genel Merkezi’nden Ankara’da asfalt paralarının toplanmadığına dair MHP Belediye Meclis üyelerine soru sormaları için baskı yapıldı ve sual soruldu. Biz de bunu mecburen teftişe havale etmek zorunda kaldık ve bu arada İçişleri Bakanlığı’na da suç duyurusunda bulundular. İçişleri Bakanlığı ayrıca bir teftişe başladı ve teftiş neticesinde de sorumluların ortaya çıkartılarak, ilgililer hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması ve toplanmayan paraların da yöneticilere zimmet çıkartılması istendi.”
Kaynak: Muhasebe Network
