Vergide uzlaşma yeniden düzenlenmektedir, ödeme kabiliyeti olmayan mükellefler unutulmamalıdır!

Değerli okurlarımız bugünkü yazımızda Vergi Usul Kanunu (VUK) Tasarısı ile uzlaşma konusunda getirilen yenilikler ele alınacaktır.

vergi13

Öncelikle belirtelim ki, vergi aslında uzlaşma istisnai haller dışında kaldırılmaktadır. Bu istisnai durumlara aşağıda yer verilecektir. İkinci yenilik ise uzlaşma komisyonlarının raporu yeniden değerlendirmek için rapor değerlendirme komisyonlarına gönderme yetkisidir. Bu iki

 Uzlaşmanın konusu, kapsamı, komisyonlar ve şekli taslakta 297’nci maddede düzenlenmiştir. Madde düzenlemesi önemli olduğu için aşağıya alınmıştır.

“(1) Mükellef, ihbarname esasına göre tarh edilen vergiler ile bunlara ilişkin vergi ziyaı cezalarının tahakkuk edecek tutarları konusunda vergi ziyaına sebebiyet verilmesinin,

a) Kanun hükümlerine yeterince nüfuz edememesinden,
b) Bu Kanunun 292 nci maddesinde yazılı yanılmadan,
c) Bu Kanunun 82 nci, 83 üncü ve 84 üncü maddelerinde yazılı vergi hataları ile bunun dışında her türlü maddi hata bulunmasından,
ç) Yargı kararları ile idarenin ihtilaf konusu olayda görüş farklılığının olmasından

kaynaklandığını ileri sürerek uzlaşma talep edebilir. Şu kadar ki bu Kanunun 275 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre tarh edilen vergi ve kesilen cezalar (kaçakçılık suçuna iştirak veya yardım edenlere kesilen cezalar dahil) için uzlaşma talep edilemez.

(2) Uzlaşma, ihbarnamenin tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde talep edilir.

(3) Uzlaşma talep edilmesi halinde, uzlaşma ile ilgili olarak yapılacak görüşmenin tarihi, yapılacağı yer ve saati, yazı ile ve en az on beş gün önceden mükellefe bildirilir. Mükellefin istemesi hâlinde bu süreyle bağlı kalınmaksızın daha önceki bir tarih uzlaşma günü olarak belirlenebilir.

(4) Mükellef, uzlaşma görüşmelerinde, bağlı olduğu meslek odasından bir temsilci ile 3568 sayılı Kanuna göre kurulan meslek odasından bir meslek mensubu bulundurabilir.

 (5) Uzlaşmada vergi aslında indirim ancak;

a) Uzlaşmaya konu vergide bu Kanunun 82 nci maddesindeki vergi hatası bulunması,
b) Uzlaşmaya konu olayla ilgili aksi yönde istikrar kazanmış yargı kararları bulunması,
c) Bu Kanunun 292 nci maddesinde yazılı yanılma halinin bulunması,
ç) Bu Kanunun 298 inci maddesinde yer alan mütalaada, önerilen tarhiyata ilişkin olarak maddede belirtilen aykırılıklar bulunduğunun bildirilmesi hallerinde yapılabilir.

(6) Uzlaşmanın vaki olmaması veya temin edilememesi hâlinde yeniden uzlaşma talebinde bulunulamaz…”

 Uzlaşma komisyonuna görüş bildirilmesi ise 298’nci maddede düzenlenmiş olup madde düzenlemesi aşağıdaki gibidir.

 “(1) Uzlaşma görüşmelerinde, uzlaşma komisyonu, tarhiyatın dayanağı olan vergi inceleme raporunda tarhiyatla ilgili hukuki değerlendirmelerin vergi kanunları ile bunlara ilişkin kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ ve sirkülerlere aykırı olduğu kanaatine varırsa, söz konusu raporu yeniden değerlendirmek üzere gerekçesiyle birlikte bu Kanunun 104 üncü maddesine göre kurulan merkezi rapor değerlendirme komisyonuna gönderir. Merkezi rapor değerlendirme komisyonu, konu hakkındaki mütalaasını otuz iş günü içerisinde ilgili komisyona bildirir.”

 

VERGİ ASLINDA UZLAŞMA KONUSU

 

Aşağıdaki haller dışında vergi aslında uzlaşma söz konusu olmayacaktır.

 

– Uzlaşmaya konu vergide vergi hatası bulunması,

– Uzlaşmaya konu olayla ilgili aksi yönde istikrar kazanmış yargı kararları bulunması,

– Yanılma halinin bulunması,

– Rapor değerlendirme komisyonu mütalaasında, önerilen tarhiyata ilişkin olarak maddede belirtilen aykırılıklar bulunduğunun bildirilmesi

 

Bu durumlarda vergi aslında indirim yapılması mümkün olacaktır. İndirim oranına ilişkin bir düzenleme yapılmadığından indirim oranı %5-10 civarında olabileceği gibi %100 de olabilecektir. Yani yukarıdaki hallerde vergi aslının tamamının silinmesi mümkün olabilecektir.

 

Vergi aslında indirimin kaldırılacak olması kanaatimce olumlu bir düzenlemedir. Nitekim bazı mükellefler için vergi aslında indirim yapılıyorken bazıları için yapılmaması vergide adalet ilkesini zedelemekte idi. Vergi aslında indirim gören haller de hata, yanılma hali gibi açık, öngörülebilir hallerdir.

 

ÖDEME KABİLİYETİ OLMAYAN MÜKELLEFLER UNUTULMAMALIDIR!

 

Vergi aslında indirim hallerine kanaatimce eklenmesi gereken bir durum da firmanın ödeme kabiliyetini yitirmiş olması halidir. Yani ödeme kabiliyeti olmayan firmalar için daha fazla borç yükü doğurmanın hiçbir anlamı olmayacaktır. Örneğin, firma iflas etmiş, iflas ertelemesi almış olabilir, iflas etmese bile iş hacmi tamamen bitmiş hiçbir vergi, SGK, ticari borcunu ödeyemiyor olabilir. Vergide bir tabir vardır, “ineğin etinden değil sütünden yararlanmak gerekir” diye. Etten yararlanmak demek, sürekli yararlandığın sütten yararlanamayacaksın demektir. Yani mükellefler nefes alır ve katma değer yaratır ise uzun vadeli vergi ödemeye devam edecektir. Ancak mükellef biterse devlette vergi gelirlerinden mahrum kalacaktır.

Vergi, SKG, ticari borçlarını ödeme kabiliyetini yitirmiş ama tekrar canlanmak için çırpınan mükelleflere ek yük getirmenin hiçbir anlamı olmayacaktır. Ek yük getirmek demek sütten değil etten yararlanmak anlamına gelecektir ki, bu da devletin uzun vadeli vergi gelirinden mahrum kalmasına neden olacaktır.

Nitekim, ABD vergi sisteminde de uzlaşmalarda indirim yapılırken mükellefin ödeme kabiliyeti belirleyici olmaktadır.

 UZLAŞMA KOMİSYONUNUN GÖRÜŞ BİLDİRMESİ

 “Uzlaşma görüşmelerinde, uzlaşma komisyonu, tarhiyatın dayanağı olan vergi inceleme raporunda tarhiyatla ilgili hukuki değerlendirmelerin vergi kanunları ile bunlara ilişkin kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ ve sirkülerlere aykırı olduğu kanaatine varırsa, söz konusu raporu yeniden değerlendirmek üzere gerekçesiyle birlikte bu Kanunun 104 üncü maddesine göre kurulan merkezi rapor değerlendirme komisyonuna gönderir. Merkezi rapor değerlendirme komisyonu, konu hakkındaki mütalaasını otuz iş günü içerisinde ilgili komisyona bildirir” düzenlemesi de oldukça önemli bir düzenleme olmuştur. Hatalı vergi inceleme raporları için böyle bir yol açılması ile hem mükelleflerin yıllarca mahkemelerde uğraşması önlenebilecek, hem de vergi mahkemelerinin yükü azalacaktır.

UYGULAMADA UZLAŞMA KOMİSYONLARINDA YAŞANAN SORUNLAR

 Uygulamada uzlaşmalarda bütün mükelleflere “vergi aslında indirim yapmıyoruz, cezalarda %90 indirim yapıyoruz, uzlaşıyor musunuz?” sorusu yönetilmektedir ki, bu uzlaşma değildir. Böyle bir anlayışla kanuna uzlaşma müessesini koymak da anlamını yitirmektedir. Nitekim, tasarıda da yazılan vergi inceleme raporlarının içeriğine göre hareket edilmesi istenilmektedir. Yani uzlaşmalarda komisyonlar vergi inceleme raporunun içeriğine göre hareket etmelidir. Mevcut uygulamada uzlaşma komisyonlarının sınırsız yetkisi bulunmaktadır.

Taslakta uzlaşma konusunun yeniden ele alınmış olması vergideki en önemli ve en çok tartışılan sorunlardan birinin düzeltilmesi anlamına gelmektedir ki, bu durum vergide adalet ilkesi bakımından önemlidir. Ancak tekrar etmek gerekirse ödeme kabiliyeti bulunmayan firmalar için de vergi aslında indirim yapılabilmelidir. / Ekrem Öncü

 
Kaynak: Muhasebe Network

Bunları da sevebilirsiniz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir